Bugüne kadar genetiği değiştirilmiş organizmalar (GMO) bazı hayvan ve bitkilerle sınırlı kaldı.
Ancak, son yıllarda genetik alfabemizi okuyup, istenilen değişiklikleri tek harf düzeyinde bile yapacak "genom edit etme" mekanizmalarının keşfi ile bu tür değişikliklerin insanlarda da yapılmasının an meselesi olduğu konuşuluyor.
Bu teknolojilerden en yenisi ve en hassası olan CRISPR-Cas genom düzeltme sistemini daha önce burada, burada ve burada yazmıştım.
Bazı bilim insanları, bu tür teknolojilerin sadece tek bir genle geçen belli bir genetik kusurla doğma ihtimali bulunan bebeklerde kullanılabileceğini ve bunun da faydalı bir uygulama olacağını belirtiyorlar.
Ancak, insan istekleri bitmez...
Bu teknolojilerin hassasiyet dereceleri ve başarı oranları arttıkça, insanların da tasarım bebeklerinden bekledikleri özellik sayısı artacaktır.
Zaten dünyamızın zamanla kaldıramayacağı gibi görünen nüfusa (bkz. Dünyamız ne kadar insanı kaldırabilir?), uzun yaşayanlar da eklenince al sana yeni didişmeler, toprak ve kaynak paylaşımı için savaşlar, vs..
Tasarım bebeklerle ilgili bazı konu uzmanları ve sosyal bilimcilerin yorumları:
"Amerika'da neye karar vereceğimize bakılmaksızın, bebek yapmada sperm ve yumurtanın edit edilmesi dünyanın bir yerlerinde yapılacak"
"İnsan genomunun optimize edilmesi için evrim 3.85 milyar yıldır iş başında. Tüm istenmeyen durumlar da göz önüne alındığında, insan genomu ile oynamak isteyen bazı küçük grupların bu işi daha iyi yapabileceklerine gerçekten inanıyor musunuz?!"
"Aşırı derecede koruyucu ve riskten kaçınan ebeveynlerin, deha iyileştirilmiş çocuklar için bu riski alacakları şüphelidir. Bunlar, çocuklarını genetiği değiştirilmiş elma sosu ile bile beslemeyeceklerdir"
Dolayısı ile daha sonraki bir yazımın konusu olacak bu "tasarım bebekler" için öngörülemeyen birçok tehlikenin de olduğu açık.
Ne diyelim... Her nimetin bir külfeti de var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder